Tanrısal kaynağa geri yükselmekteyken hayatımıza giren pek çok eş ruh ile karşılaşacağız.
Bunlar aile üyeleri, samimi olduğumuz insanlar olabilir. Ya da tam aksine anlaşamadığınız kişiler olabilirler. Her biri yüzleşmeniz gereken bir parçanızı size göstereceklerdir. Her biri sizin tanrısallığınızın yansımasıdır ve size genişleme ve büyüme imkanı yaratacaklardır.
Bazıları ömür boyu sizinle kalacaklar veya işleri bitince gideceklerdir. Her eş ruh ruhsallık yolunda ruhunuzun yönünü tayin edici etki yapacaktır.
Benzer titreşimdeki bir grup ruha ruhsal grup denir. Bunlar birlikte enkarne olurlar ve aynı karmalar üstünde birlikte çalışırlar. Ruh grupları birbiriyle karışabilir ve son çözümde tüm insanlık bir ruh grubudur. Aile ruh grupları, kültürel gruplar ve ırklara, cinsiyetlere vs. dayalı gruplar olabilir. Enkarnasyonunuzla ilgili her şey üyesi olduğunuz gruba göre belirlenir.
Enkarnasyonlar boyu tekamül ederken ruh grubunun üyeleri, eş ruhlarla yer değiştirmeye başlar ki her yeni gelenin titreşimi bir öncekinden daha çok size benzeyecektir. Bu eş ruhların en sonuncusu kendi ruhunuzun bir parçası olacak sonsuz barış ve neşeyi fiziki dünyaya getirecektir. Bu aidiyetin ve güvenin derinden hissedildiği bir ilişki olacaktır.
Bu sadece kişi kendi içinde denge ve barışı kurduğunda gerçekleşecektir. Kişi pek çok karmik dengesizliğini çözdükten sonra ancak enkarnasyonlarının sonuna doğru kendi ruh parçası ile karşılaşır. Bu “her şeyi” içeren bir ilişkidir ; eş, en iyi arkadaş, sevgili, en güvenilir dost, vs. Çünkü enkarne olmuş iki ruh arasındaki en mükemmel dengelenme sonucu oluşur.
Ruhun son enkarnasyonunda kişi, ikiz ruhu ile karşılaşır. Bu kişinin kendi içindeki kutupluluğu bütünlemesi, ortadan kaldırması için bir fırsattır. Bütünlüğe dönüşe bir fırsat sağlamak üzere iki ruhsal enerji mıknatıs gibi birbirine çekilecektir. Her ikiz ruh çifti ilk karşılaşmalarında bütüne dönmeyi başaramayabilirler. Pek çok faktörün etkisinin yanı sıra kalan tüm karmaların aşılması ve temizlenmesi gerekir. Aslında bu temizlik ve diğer hususların başarılması tamamen, bütünlüklerine uyanmakta olan ikiz ruhların mevcut enkarnasyonlarını feda edecek kadar tanrısallıklarına ulaşmayı isteyip istemediklerine bağlıdır. Yapılan seçimlere bağlı olarak, ikiz ruhlardan birisi büyümeye ve yolunda ilerlemeye devam ederken diğeri buluştukları noktada kalabilir. Fiziki ortamda birlikte olsalar da olmasalar da ikizlerden birinin büyümesi her zaman diğerinin tekamülünü hızlandıracaktır.
Aşağıda ilişkilerin daha detaylı bir açıklaması verilmiştir.
İkiz ruhlar :
Fiziki bedenlerimizi almadan önce enerji boyutunda androjen (hem erkek hem dişi) varlıklardık. Bütünlüğü ve dengeyi kendi içimizde deneyimliyorduk. Fiziki boyuta maddeyi deneyimlemek üzere gelirken burada var olmak için kutuplaşmaya ihtiyaç duyuldu.
Bu bölünme bizim içsellik ve dışsallık yönlerimizde de gerçekleşti. İçsel yönümüz dişi yarıyı ve dışsal yanımız eril yarıyı oluşturdu. Fiziksele indiğimizde iki karşıt enerji olarak
var olduk, erkek ve dişi olarak. Diğer yarımız ikiz alevimiz ya da ikiz ruhumuz olarak adlandırılır. İkiz ruhunuz sizinle benzer titreşime sahiptir, görünüş olarak sadece madalyonun öbür yüzüdür.
İkiz ruhların karşılaşması çok nadiren gerçekleşir çünkü ancak fiziki enkarnasyonlarının sonuna gelen ikiz ruhlar karşılaşırlar. Dünyanın artan titreşimi her şeyi hızlandırmaktadır ve sonuç olarak şimdi eskiden hiç olmadığı kadar çok ikiz ruh karşılaşmaktadır. Aynı zamanda kişinin ikiz ruhuna Kundalini yükselişi esnasında rastlaması da mümkündür.
Bu durumda, ikiz ruhların karşılaşması kundalini enerjisini güçlendirecek ve erkek ve dişi enerjilerin içsel olarak birleşmesi dışsal deneyim olarak yaşanacaktır. Bu ikiz ruhların karşılaşmasının mutlaka kundalini yükselişi ile bağlantılı olması anlamına gelmez. İkiz ruhların karşılaşması tanrısal bir karardır. Her ruh yaşaması gerektiğinde yaşayacaktır. Eğer ikiz ruhunuzun ve sizin fiziki ortamın yasakladığı bir şeyi enerji boyutunda yaşamanız gerekiyorsa, Tanrı bir yolunu bulacak ve yaşanması gereken yaşanacaktır.
İkiz ruhların fiziki boyutta gerçekten karşılaşmalarından yıllar önce etherde karşılaşmaları çok rastlanan bir olaydır.
Pek çok insan eş ruh ve ikiz ruhu birbirine karıştırır. İkiz ruhun karşılaşması yarattığı çekim nedeniyle kuşku götürmez. Kişinin kalmış karmik tortuları temizlenmek üzere, tam kutupsal karşıtı tarafından yaratılan büyük enerji vakumu ile yüzeye çekilince vücutta hissedilen çok yoğun enerji akışı nedeniyle hatırlama-tanıma çok kuvvetle meydana çıkacaktır. Kişi ikiz ruha hayal edilenin ötesinde bir kuvvetle çekilir ki bu daha önce hissedilmiş hiçbir çekime benzemez. İkiz ruhların karşılaşması somon balıklarının akıntı yukarı yüzmelerine benzer bir içsel bilişi uyandırır; her şeye rağmen mutlaka yapılması gereken bir yolculuktur. İkiz ruhların karşılaşmasından doğan güç her ruhun kendi içindeki eril-dişil dengelenmesini başlatır; bu ikiz ruhların karşılaştırılmalarındaki ana sebeptir.
İkiz ruhların karşılaşması için kullanılacak en hafif sözcük “Yoğun”dur. Söz konusu olan filmlerdeki gibi bir romantizm değildir. Kişinin ikiz ruhu ile karşılaşmasının kafalardaki “Sonsuza kadar mutlu yaşadılar” senaryosu ile ilgisi yoktur. İkiz ruhların karşılaşmalarındaki ana sebep; yeniden androjen (tam ve bütün) olmak üzere yükselirken içinizdeki karşıt kutupları enerji olarak kaynaştırmaya yardımcı olmaktır.
İkiz ruh ilişkileri Evrendeki her şey ile aynı enerjik ritme sahiptir. Yani, genişler ve büzülür. İlişki içinde bu cezbedilme ve geri püskürtülme (çekim ve tiksinme) olarak deneyimlenir. Genellikle enerjiler kaynaşırken ikiz ruhlar çok yoğun bir çekim hissederler daha sonra kaynaşan enerjileri tanır ve dengelerken ise uzaklaşırlar. Bu ritim pek çok kere tekrarlanır ve her defasında büyük ruhsal kargaşalara ve hasarlara yol açar.
İkiz ruhlar genellikle benzer fiziki özellikler taşırlar, iki tutkulu aşıktan çok kardeşlere benzerler. Bağları çok derin ve fiziksel alemin ötesindedir. İkiz ruhlar karşılaşarak enerjik bütünleşmelerini yaşamak üzere enkarne olduklarında, karşıt kutuplaşmayı bütünleyebilmek için birbirlerine karşıt enerjiyi yansıtabilmek üzere mutlaka erkek ve kadın olarak enkarne olurlar. Aslında bu tüm kadın-erkek birlikteliklerinde böyledir ama ikiz ruhların ilişkileri kıyaslanmayacak ölçüde yoğun yaşanır.
İkiz ruhların fiziksel ortamda birlikte olmalarını engelleyecek bir durum olması çok yaygındır (Örneğin birisi evlidir). Bu zorluk kazara yaratılmamıştır. İkiz ruh karşılaşması kişinin tüm enerji blokajlarının kırılarak, kişinin bilincinde ilahi ve dünyevi olanın kaynaşmasına imkan sağlamak niyetiyle olur. Sonuçta kendi içinde tamamlanmış, enerji düzeyinde androjen (tam ve dengeli) kişi ortaya çıkacaktır. Bu sonuca giderken kişi inanılmaz zorluklarla karşılaşır, yoğun ve acılı teslimiyetler yaşar ve her bilgisi, inancı ve kalıbı sarsılır, yıkılır. Kaynağımıza dönüş; ne güçsüz yürekler ne de dışsal sevinçler ve dünyevi mutluluklar arayanlar için değildir.
Eğer ikiz ruhunuzla karşılaştıysanız veya karşılaştığınızı sanıyorsanız unutmamanız gereken şudur; Tanrı sizi onunla dünyevi bir “Mutlu aşk hikayesi” yaşamanız için karşılaştırmadı. Siz onunla; kendi içinizdeki bütünlüğünüzü keşfederken içsel dengenizi kurmak ve sürdürmek için karşılaştınız. Eğer ikiz ruhunuzla ilişkinizde veya diğer ilişkilerinizde zorluk yaşıyorsanız acıları ve zorlukları kabul edip tanrıya teslim olmaya devam edin. Gerçeğin ışığının içinizde parlaması için yardım isteyin, durumu ruhsal tekamülünüz için ve kendinizi tanımak için bir fırsat olarak görün. Her şey olması gerektiği zamanda , ilahi plana uygun olarak hallolacaktır. Odağınızı tanrıdan ayırmayın.
Ruh ikizinizin sizde çok derin duygular ve sevgi uyandırması doğaldır, ikiziniz sizin içinizde olduğunu bilmediğiniz noktalara dokunacak ve onları harekete geçirecektir. Bu çok karmaşık ve acı dolu olabilir, özellikle eğer ikiz ruh ilişkisine günün birinde “Mutlu aşk hikayesi”ne dönüşecek romantik bir anlam yüklemek niyetindeyseniz. Öyle değildir. Basitçe açıklamak gerekirse bu sadece tanrıya yürürken atılan bir diğer adımdır.
Eş ruhlar :
İkiz ruhlar bölündükten sonra her bir ayrılmış parça kendisini enerji olarak tamamlayacak başka bir ruhla eşleşir. Bu yeni ruh, ruh ikizleri gibi tam zıt değildir, karşı cinsin kutupsallığına sahiptir ama benzer titreşimdedir. Bunlar fiziksele gelen esas eş ruhlardır. Eş ruhlar birbirlerini dengelerler ve birbirlerine eksik olan fiziksel deneyimleri getirirler. Eş ruhlar, ikiz ruhlar gibi karşıt kutupların kaynaşması için katalizör olarak çalışmazlar tam aksine sizin kendi enerjinizi dışarıdan dengeleyen ve dinginleştiren bir oyun arkadaşıdırlar.
İşte bu, bizim insan gözüyle “Mutlu aşk hikayesi” tarifimize en çok uyan ilişki modelidir. Kolayca kurulmuş, dışsal temellere dayanmayan derin bir bağdır. Esas eş ruh çifti birbirini enerji olarak onurlandırır ve dengeler. Birisi dünyevi ve dışa dönük iken diğeri daha içsel ve ruhsaldır.
Özet :
Tanrısallığımıza geri yükselirken, ondan uzaklaşırken yaratılmış yolu geri yürürüz ve yolda pek çok formdaki benzer enerjiyi kendimize çekeriz. Geri dönerken, nihai olarak ikiz ruhumuzla ve esas eş ruhumuzla karşılaşmadan önce pek çok eş ruh (oyun arkadaşı) ile rastlaşırız. Her kişi sonunda ruhsal büyümenin bir parçası olarak bu deneyimi yaşayacaktır.
Muhtelif seviyelerdeki eş ruhlarınızla deneyimleyerek bütüne doğru tekamül ederken pek çok ilişkinin sona ermesi doğaldır. Bunlar arkadaşlar ve hatta artık enerjisi uygun olmayan aile üyeleri olabilir. Tekamül etmiş bir ruhun karakteristik özelliklerinden biri tüm ilişkilerinde barışı yaşıyor olması ve bu barışa katkı sağlamayacak ruhlarla ilişkilerde yer almamasıdır. Bütün ilişkiler, devam eden ruhsal büyüme esnasında, tanrıya odaklanmış ve sürekli genişleyen teslimiyet içinde geçip giderler. Kişi sonuçta ruhsal (benzer enerjili ruhlarla) ilişkilerde huzur bulur. İsa bu sebeple pek çok kereler ruhsal ailenin fiziksel aileden daha önemli olduğunu vurgulamıştır.
Sizin bir kişiyi eş ruh ya da ruh ikizi diye etiketlendirmeniz önemli değildir. Önemli olan, karşınıza çıkan her ilişkiyi, mümkün olan en yüksek kapasitenizle sevme ve tanrıya adanma fırsatı olarak değerlendirmenizdir. Dünyevi ilişkilere fazla odaklanarak yan yollara sapmayın. Arzu ettiğiniz ilişki sadece siz kendi içinizde mutlu ve doygun olduğunuzda size gelecektir. Bütün eş ruhlar ve ikiz ruhlar bir tek sebep için vardırlar ve o tek sebep de her şeyin Bir olduğu, gerisinin illüzyon olduğunu size öğretmektir. Bu Birlik realitesine tekamül ettiğinizde tüm ilişkileriniz tanrının gerçek barış ve sevgisini yansıtacaktır.
(by Solomae Sananda)
www.livingspiritfoundation.org
21 Haziran 2015 Pazar
Ruh eşi mi ? Ruh ikizi mi ?
19 Haziran 2015 Cuma
RUHUN DERİN YARALARI
REGRESYON TERAPİ GÖLGE YANLARI BİLİNÇ DÜZEYİNE ÇIKARTIP,ALGI BOZUKLUĞUNU ÇÖZEN VE RUHUN DERİN YARALARINI İYİLEŞTİREN EN HIZLI VE EN ETKİLİ YÖNTEMDİR
Gölge bilinçdışındaki biɾ aɾketiptiɾ. Bilinç ve benliğin kaɾşıtı, teɾsidiɾ. İstenilmeyen, kabûl göɾmeyen tüm kişisel özelikleɾ gölge aɾketipine dâhil olmaktadıɾ. Öɾneğin, kişi kendini ince olaɾak tanımlıyoɾsa onun gölgesi kaba ve katıdıɾ. Acımasız biɾinin gölgesi çok ince ve şefkatlidiɾ. Kendini çiɾkin olaɾak tanımlayan kişinin gölgesi güzel olmaktadıɾ. (Buna kaɾşın, diğeɾleɾi bunu göɾmezse kişinin güzel tanımlaması yalnızca kendisini kibiɾlendiɾiɾ.)
Gölge ne mutlak iyi ne de mutlak kötüdüɾ. Jung, gölge dokunun vaɾlığını bilinçdışıından bilince kavuştuɾmanın önemini vuɾgulamaktadıɾ. Bu yapılmadıkça, kişi kendi gölge kompleksini pɾojekte edeɾek iletişim bozukluğuna ve ɾuhta deɾin yaɾalaɾa yol açaɾ.
Kaynak: http://www.sozkimin.com/a/311-carl-gustav-jung-kimdir-sozleri-ve-hayati.html#ixzz3daBwCh2M
En tatlı şeker...
Hayat bildiği gibi gelsin. ..eskiler galibiyet çığlıklarıyla terketsin sahayı... sabah uyandığında bir başına kal ... akşamın ıssızlığında terketsin son kuşlar sofranı ... HEY KARDEŞİMM ..PATLAT BİR KAHKAHA ... HAYAT BİR OYUN DA OLSA... BEN SENLE OYNAMADIMKİ BİR GALİBİ OLSUN DE :) TÜM BENLİĞİNLE KALK AYAĞA BIR BAŞINA AMA ASLA YANLIZ DEĞİL ... YÜRÜ KENDİNE TÜM GERÇEĞİNLE ... RUHUNUN GÜCÜYLE ... SEN ÇOK GÜZELSİN BAK AYNAYA... YARADANIN GÜZELLİĞİ YANSISIN GÜLÜŞÜNDE... SEV DELİLER GİBİ SEV HAYATI ... TAŞI TOPRAĞI BİTLİ KARABAŞI.. PİRELİ TEKİRİ ..HAVAYI.. NEFES ALMAYI... BUGÜNDE HAYATTAYIZ ŞÜKÜR DER GİBİ BAK YARINLARA .. YÜREĞİN SENİNLE DAHA NE OLSUN :) PATLAT BİR ŞEN KAHKAHA GELMİŞİNE GEÇMİŞİNE EYVALLAH DER GİBİ... sevmek iyi ki varsın demekse kendine İYİ Kİ VARSIN güzel gülüşünle...E.Dereobalı
18 Haziran 2015 Perşembe
Süpriz yap kendine. ..
Bekleme...
kendine git... öyle apansız..
saç baş dağınık,habersiz ansız...
sana geldim de ...
tüm kırgınlıklarımla ..
tüm unutulmuşluklarım ve haylazlıklarımla...
ihmal ettim seni yıllardır ... özür dilerim haydi bir sarıl kendine kocaman olsun tüm kırılmışlıkları birleştirecek kadar sevgiyle ...
SARIL KENDİNE ..ŞIMART BUGÜN YILLARDIR ÖTELEDİĞİN İÇİNDEKİ ÇOCUĞU E.DEREOBALI
17 Haziran 2015 Çarşamba
Hoşgeldin Ya şehr-i Ramazan
Hoşgeldin... ayların en yüksek enerjilisi... arınmanın en dip köşe temizleyeni... hoşgeldin ya şehr-i Ramazan ... tüm duaların semaya ulaşacağı kadim bir ayın başlangıçında yaradılmışların güzeli insan ... senede hiç olmazsa bir kez ruh beden zihin olarak sıfırlansın ... hesap defterlerini önüne koysun ... kırdığı kalpleri bir düşünsün ... kendinden küçüğüne birlik beraberlik ve eşitlik için örnek olsun... nefsi ile hesaplaşsın... hesap gününde ilahi adalete egoma yenilmişim demesin diye ömrün her yılında bir ara kane çıkarsın diye RABBİM sen nelere kadirsin :) ... ne çok seven ve ne çok affedensin ... huzuruna geldiğimizde bile yargı ve cezadan muaf tutulduğumuzu bilerek ve ödenemeyen tek şey kul hakkı (karmalarımızdan ) arınabilmek için tekrar tekrar gönderilerek yinede tüm rehberlikler ve işaretlere rağmen yolumuzu kaybettiğimizde affedilmek için huzuruna geldiğimizde... ayrılık ilizyonundan birlik gerçekliğinine geçmemizi nasip et...bir gün büyüyeceğimizi ve tekamul bilincine kollektif olarak ulaşabileceğimizi diliyorum... her gönlün ektiğini biçmesi , bu yıl ki ara karnede eski hatalarımızı anlayıp yepyeni bir sayfa ve derslere terfi edebilmek dileğiyle...
Birlikte kutlanabilecek tüm ramazanlar için bir dine mensup olan ya da olmayan tüm insanlar için...ramazanın birlik beraberlik,aynı sofrayı ve aynı gökyüzünü paylaşmanın onurunu tüm ruhlara tattırmasını dilerim ...
HAYIRLI RAMAZANLAR
E.Dereobalı
8 Haziran 2015 Pazartesi
NEFESİMDEN OLMAMAK İÇİN NEFSİME MEKTUP !
MEKTUP !
Bak içine;
Ne dilersen dile. Neyi arzulamaktasın?
Önemsenmek, vazgeçilmez olmak, gücü elinde tutmak? Gol atmak? Nefsini memnun
etmek için attığın her adımda ruhun çelme takar ayağına. “Huzuru mu arıyordunuz?
“ diye soracak kalbin. Bak içine, GÖR KENDİNİ. Niyetin temiz olması
yetmez, “yürüdüğün yolu temizledin mi?”
diye soracaklar. Niyetin temiz ama araçların amaca dönmesin. Dikkat et
… Yolun öte yüzünde izleyenin var.
Yürüdüğün yolda kendini kaybettiğin anlarına odaklan. Herşey
geçicidir. Ün de, yenilgi de… yıldızlar ışıklarını söndürdüğünde geriye kalan
sadece imsanlığın olacaktır.
Gururla değil onurla,
Nefsinle değil ruhunla,
Bilincinle değil kalbinle,
Diyebiliyorsan her gün batımı kendine, gerçek gücün sadece
''O''na ait olduğunu ve ''O"nunda her zaman seninle olduğuna ,uyanabilirsen her gece
uykularında… Ne bomba, ne kavga, ne seçmek, ne seçilmenin önemi kalır. İç
huzurunda olan için ; unutma ey kalbim… Tek ve eşsizsin herkes kadar. Haklı
olabilirsin, ancak haklılığını anlatırken öfkenin penceresinden bakarsan
kızdığın insanlara dönüşüverirsin. Sevginin penceresinden bakarsan haksızlık
bile silinir. Bir durumu anladığında biter ona olan hırsın… kavga ederek
kavgayı azaltamazsın.
Ey nefsim,
Kendi gücünün hükümdarı, öfkenin esiri kalbinin prensesi
olurken sarhoş olma. Tüm benliğinden vazgeçerken de yoksul olma. Ruhunu kalp
tahtında, nefsini nefesinin bahtında tutan ol. Dengenin bereketini sükutta,
aşkın şehvetini huzurda yaşa.
Bugün içindeki cenneti keşfet; dünyanın bağları önüne
serilecek… Bağın peşinde olanın başında bal arısı vardır. Sen arılarla dost ol,
bal sana ikram gelir.
Ey nefsim, hatırla ki! Her hesap için bir gün yekün çizgisi
çekilir… Ödeyemeyeceğin tutar egona yedirdiklerin olacaktır. Ruhun yolunu
tıkama…
E.Dereobalı
08.06.2015 alsancak
5 Haziran 2015 Cuma
Kasa Defteri
KASA DEFTERİ
Hesapta kalan frekans dileklere yetmezse?
Travma dediğimizde aklımıza hep kazalar, tecavüzler, kaçırılmalar ve dayak, eziyet geliyor. Ancak ya psikolojik travmalar? Görmezden gelmeler, ifade edilmeyen güzellikler, fazlaca sarfedilen saldırgan söylemler… Keşke görebilseydi insan gözü nasıl bulaşıyor tenimize, bedenimize, yıka yıka temizlenmiyor öfkenin, nefretin travmatik izleri…
Son günlerde sıkça duyar olduk ne yersen o sun, ne söylersen “O”sun, ne düşünürsen o sun… iyi ama neyim marul muyum şimdi? Beynimden geçen “merak” mıyım? Nedir bu “o”sun?
Öncelikle düşüncelerimizin, fiziksel bedenimizin, duygumuzun bütünü bir enerji yapısıdır. Enerjinin daha yoğrulmuş düzeyi beden olup görünür kılınsa da aslında taşabilecek bir enerjisel yapının bütünüyüm. Dolayısıyla titreşim düzeyimdir beni evrende görünür yapan. Şimdi dönelim en başa ben bir titreşimsel yapıysam frekansı düşük yiyecekler (hazır gıdalar, hayvansal katliamlar, GDO’lar, vs…) bu titreşim çemberine soktuğumda elbette bakiye azalacak ve düşecektir enerjim. Negatif cümleler duymak ortama maruz kalmak, negatif düşünceler üretmekte aynı şekilde var olan kasadan harcamaktır.
Şimdi gelelim dileklerimize ve hayatımızda yaşamak istediğimiz düzeye…
Kasanızda yüklü bir bakiye ile doğuyorsunuz da, anneniz için istenmeyen bir bebeksiniz sevgi ile değil nefretle büyütülüyorsunuz ve kasadan harcıyorsunuz. Doğal değil hazır gıda ile besleniyorsunuz ve kasadan harcıyorsunuz. Tv’de şiddete maruz kalmış yayınlar izliyor kasadan harcıyorsunuz. Zaten sürekli bir zavallı ben modunda cümleler kuruyorsanız kasadan harcıyorsunuz. Aşık oluyor, güneşte kumlara uzanıyor, duş alıyor, uyuyor, orada gülüyor ve kasaya ödeme de kabul ediyorsunuz ve bu bakiye enerji olarak/azalarak yaşayıp gidiyorsunuz.
Hal böyle iken yetmezmiş gibi suçu orada “Rabbim isterse olur” , “sen affet” gibi cümlelerle hani hayat yolunda gitmiyorsa (sizin niyetiniz iyi ?! sonuçta) suçu atacak, gücünüzü teslim edecek bir de putlaştırılmış inanç sistemi yaratıldıysa değmeyin hayat yolumuzun keyfine.
“Siz mi istediniz canım bu kadar bela, sıkıntıyı?!”
“Öyle yazmış Yaradan”
Haydi toparlanın; aynalara bakma vakti. Sistem ve yüce yaratıcı ASLA kötü yazılar yazmaz… Baskı hatasıdır. Silin bilinç dışı belleklerden… yapın hesap kitabınızı ne var kasada bakiye…
Eğri oturup doğru konuşun Rızkınıza, Aklınıza, Fikrinize, Enerjinize SAHİP ÇIKIN, ARININ…
Nedir dilek dilemek? Bakiye neyse kasanda o kadardır. Yaşayabileceğin frekansta… Yüzleşin kasadaki ederinizle ve yükseltin frekansları…
Öfkeden, dedikodudan, başka hayat yollarıyla uğraşmaktan, kirli ticaretten, hırstan, güç bağımlılıklarından, kirli yaşamlardan, teknolojinin ego şişiren kısımlarınızdan,… Dönelim özümüze insanlığımıza,
NE GAM KALIR, NE TASA…
Haydi patlasın sen kahkaha sevgiye, Rabbime, Bolluk, Bereket enerjisine DÖNSÜN ARTIK ROTA…