29 Aralık 2016 Perşembe

Esra Dereobalı söyleşisi büyük ilgi gördü.

Esra Dereobalı söyleşisi büyük ilgi gördü

Naturel Beden–Zihin ve Ruh Sağlığı festivalinde Esra Dereobalı & Farkındalık Atölyesi’nin düzenlediği “ Regrese Edilmemiş Travma: Hastalık ” konulu söyleşisi izleyicilerden büyük ilgi gördü.

Kaynak:www.medyaege.com.tr/Esra Dereobalı söyleşisi büyük ilgi gördü

09-10-11 Aralık 2016 tarihlerinde Konak Atatürk Kültür Merkezi’nde düzenlenen Naturel Beden–Zihin ve Ruh Sağlığı festivalinde Esra Dereobalı & Farkındalık Atölyesi’nin düzenlediği “ Regrese Edilmemiş Travma: Hastalık ” konulu söyleşisi izleyicilerden büyük ilgi gördü. Söyleşide Uzman Regresyon Terapisti Esra Dereobalı; kişinin hayatında hafızanın önemi, bilinçaltı nasıl depolar ne zaman tetiklenir, kısır döngü haline dönüşen olayları, sorunları, depresyon, fobi, takıntılı düşünceler, nedeni tıbbi olarak bulunamayan ve çözülememiş ağrı, rahatsızlık, travma, öfke nöbetleri, bağımlılıklar gibi mutlu sağlıklı refah içindeki yaşamın en büyük engeli- sınırlayan düşünce kalıplarını dönüştüren regresyon terapi hakkında derin ve etkileyici bilgiler verdi.
Bilinçdışının farklı boyutlarıyla çalışılması sebebiyle terapinin mutlaka EARTH regresyon terapistleri derneği tarafından onaylı ve diplomalı bir regresyon terapisti tarafından uygulanmasını vurgulayan Esra Dereobalı düzenlediği interaktif sunumda katılımcılara regresyon terapisinde alınan hızlı sonuçlar hakkında etkileyici ipuçları verdi.
Esra Dereobalı; 1997’de Hacettepe Pedagojiden mezun olduktan kısa bir süre sonra kendi terapi merkezini kurmuş, kendi geliştirdiği Altın Çağ Metodu ile handikaplı çocukların gelişimlerinde ciddi farklar yaratmış,2012’den itibaren Farkındalık Atölyesi kapsamında Regresyon Terapisti olarak yetişkin çalışmalarını sürdürmektedir.

28 Aralık 2016 Çarşamba

29.12.2016 Günaydın Kartı

GÜNAYDIIIIIIIIIIIIIIIIIINNNNNNNNNNN...
Yağmurun her zerresi eksik olan şeyi tamamlasın ruhunuzda ...Islanııınn daha çok ıslanın ve gülümseyin yıkanan tarafınıza ,yok saydıklarınız belki de tozlanmışlıktan göremediklerinizdir . MUTLULUK YAKALANMAZ KEŞFEDİLİR ... KEŞFE GEL

27 Aralık 2016 Salı

28.12.2016 Günaydın Kartı

26 Aralık 2016 Pazartesi

27.12.2016 Günaydın Kartı

Çay Sohbetleri Başlıyor

İkilik…
Tek ve bir olma,tam olma,tamamlanmışlık olgusuna varmak için ön koşuldur.
Ruh-Beden-Zihin üçlüsünü aynı anda merkezlemek için arınmamız gereken ilk şeydir.
Nedir bu sarkacın iki ucu? Nasıl dengelenir?Hayat oyunundaki çeldiricilerin en büyüğü Dualite…
Bu ayın konusu…
Hep birlikte sıcak bir çay sohbetine var mısınız?

25 Aralık 2016 Pazar

26.12.2016 Günaydın Kartı

TEK BAŞINALIGA KARŞIT YANLIZLIK
Golgesini ... yada kendi sevilmeyecegine inandigi ?inandirildigi yanlarini, icindeki dehlizlerinde gizler insan ... sanır ki ben buyum dese sevilmeyecek... yeterince iyi değilim sanır

😉iste bu yuzden her insan en cok kendine riyakardır ... tek başınalık o kilitli odalara sokar da gün ışığı girer sandık odalarina, oysa oyle mi ya yanlızlık... kalabalıklarda basar seni icinin buz odalarına saklar, hic susmadan konuşur, dışındakileri daha cok tanırsın, içinin sen sandığın kalabalığı yapayanlız bırakır seni ...ıssızdır yanlızlık oysa tek basınalık nev-i şahsına münhasır ...e.dereobalı

23 Aralık 2016 Cuma

Günaydın

22 Aralık 2016 Perşembe

GÜNAYDIN KARTI

Hayallerinin ötesinde bir yaşam arzular mısınız ? Keşkeleriniz mi vardır? Olanaksız mıdır?
Korkularınız ??
Çocukken düştüğünde tek derdi biran önce kalkıp arkada...şlarına yetişmek olan , dizi kanadığında oyuna devam eden , onu iten vuran arkadaşına aldırmadan barışan , eleştiri yargılama nedir bilmeden yaşayan SİZ DEĞİL miydiniz?

Hep merak ederler bu çocuk hiç yorulmaz mı diye? Yorulmaz çocuklar , çünkü insanı yoran korkuları endişeleri, yargıları kalıplarıdır. Hayalleri hedefleri keyif almak , keşfetmek ve neşe olan bir insan yorulmaz.
Haydi sende hayatı neşe , keyifle keşfet... HAYALLERİNİNDE ÖTESİNE YÜRÜ ARKADAŞIM... SENİ TUTAN, YORAN HERŞEYDEN KES BAĞINI... GEREKSİZ CÜMLELERDEN UZAK DUR... Düş, incin, kırıl , ağla ... AMA SAKIN OYUNU KAÇIRMA, ÇOCUKLUĞUNUN ELİNDEN TUT ve KOŞ HAYATA... 23.aralık 2016

21 Aralık 2016 Çarşamba

22.12.2016 GÜNAYDIN KARTI

Belki de bu realiteyi fazla ciddiye alıyoruzdur?
Belki de gerçeklik sanıp hayatiii kıldığımız her şey bir ilizyondur ?
Belki de tanımlanmamış olmanın özgürlüğünden korkup yargı ve düşük realiteden işlem yapmaya hapsediyoruzdur kendimizi?
O halde bunlara sebep olan her şeyi yıkıp yaratımını iptal etmeye var mısınız?( Poc/pod)
Gerçeklik denen sonsuz varlık olmak için kendimize izin verseydik bu yaşamda evrende neler yaratırdı?

20 Aralık 2016 Salı

21.12.2016

19 Aralık 2016 Pazartesi

20.12.2016 Günaydın Kartı

17 Aralık 2016 Cumartesi

17.12.2016 kartı

15 Aralık 2016 Perşembe

09-10-11 Aralık 2016 tarihlerinde Konak Atatürk Kültür Merkezi’nde düzenlenen Naturel Beden–Zihin ve Ruh Sağlığı festivalinde Esra Dereobalı & Farkındalık Atölyesi’nin düzenlediği “ Regrese Edilmemiş Travma: Hastalık ” konulu söyleşisi izleyicilerden büyük ilgi gördü. Söyleşide Uzman Regresyon Terapisti Esra Dereobalı; kişinin hayatında hafızanın önemi, bilinçaltı nasıl depolar ne zaman tetiklenir, kısır döngü haline dönüşen olayları, sorunları, depresyon, fobi, takıntılı düşünceler, nedeni tıbbi olarak bulunamayan ve çözülememiş ağrı, rahatsızlık, travma, öfke nöbetleri, bağımlılıklar gibi mutlu sağlıklı refah içindeki yaşamın en büyük engeli- sınırlayan düşünce kalıplarını dönüştüren regresyon terapi hakkında derin ve etkileyici bilgiler verdi.

Seyahat Acentası

09.12.2016 Diva Dergisi 75.sayfadayız...

SEYAHAT ACENTASI

Yaşam sınırsız kombinasyonlarla doludur. Biz içlerinden seçtiklerimizi yaşarız. Bu tıpkı eve giderken hangi yolu kullanacağımız gibidir. Markete uğrama ihtiyacımız varsa yolumuz değişir. Peki neler alırız hayat yolunda? İhtiyaçlarımız nedir? Ne satar bu marketler? Acı da satar, huzur da, onaylanma ihtiyacı da biraz sukunet de, bazen eğlence biraz vıdı vıdı yapma azıcık kendine acıma enerjisi, belki olduğundan farklı gösterecek birkaç maske…Neden bunları satın alırız hiç düşündünüz mü? Başka insanların inançları, doğruları, yanlışlarını neden satın alırız?

Çünkü …

DERİNLERDE BİRYERLERDE ÇOK KIRGINIZ!

-Annemize: Biraz daha mı korumalıydı? Daha çok mu sevmedi?

-Babamıza: Yeterince ilgi mi yoktu?

-Arkadaşlara: Hep mi ben arıyorum? Çok mu üstüme geliyorlar?

-Sevgiliye: Gerçekten tanısaydı beni yine de sever miydi?

-Kendime: Yeterince iyi/güçlü/başarılı… değilim.

-Yaratıcıya: Neden bu kadar sorunlu dünya?

Bu liste böyle uzar gider. Oysa hepsinin altında bir tek sebep vardır. Koşulsuz sevgi ihtiyacı. Olduğum gibi, ben gibi kabul görmek…

Neden o halde soru ve cevap bu kadar belliyken tüm insanlık acı içinde? Bu soruyu kendi adıma çok sorgulamıştım. Sonra aynalarda göremediğimi anladım kendi yüzümü, hep “BEN” sandıklarımla doluydu aynalarım ve silmeye başladım…

Önce maskeler düştü, sonra konum, statü ruhumun giysileri döküldü birer birer… Ne zordu insanın kendine soyunması, özüyle buluşması?

Bu yol uzun ve yorucuydu, bir araca ihtiyacım oldu çoğu zaman, sihirli dokunuşlara, hızlı trene, bazen uçurumlardan kuşbakışı geçirebilecek bir teleferiğe…Aslında hepsini içinde barındıran bir seyahat acentasına daha çok… Bu seyahat acentasının adıdır işte REGRESYON TERAPİ…

Olurda birgün siz de, kader yolunda ilerlerken artık başkaları tarafından üretilip size sunulan hazır ruh gıdalarından bunalırsanız; o markete uğramayın… kendinize giden yolda çok fazla araca ihtiyacınız olacaktır. Profesyonel bir acentayla çalışın. Regresyonla tanışın…

Her bilinç günü geldiğinde kendi ruhuna uyanır. O güne dek sevgiyle kalın…