21 Kasım 2014 Cuma

İHTİYACIN OLAN TEK ŞEY İNSAN...



                                                       Bağımlılık deyince toplumsal ayrıştırma yapar hemen egomuz..
      İlk anda madde bağımlıları ve sigara bağımlıları geliverir aklımıza. Oysa ki bağımlılığın bir görülme ve farkedilme yada görülüp farkedilmemekten bir kaçış olduğunu anlamak gerekir.Bu kapsamdan bakıldığında her birey kendi içindeki bağımlılığı kavrayabilir.Sigara içenlere ayrı oda yapmak yada dışarıda içmesini istemek madde bağımlılarını AMATEM' e yollamak "bağımlı" kavramını gözlerinizden ırak edebilir ama içinizdeki bağımlı tarafı gözden kaçırmanıza ve sisteme yem olmanıza da sebebiyet verebilir.
  Belki de SİZ;
                  "sıkılınca öfkeyi yemekten alıyorum" derken...sevildiğimi hissedemiyorum SEV BENİ ,kendimi sevemiyorum diyen bir yeme bağımlısısınızdır .
                  "Ayy kan şekerim düştü,tatlı bişey yok mu?" deyip hipoglisemi maskesi altında saklanan....Hayatın sorumluluğunu üstüme alamıyorum,bu anlamsızlıktan yoruldum demeye çalışan bir şeker bağımlısısınızdır.
                  "Bu hayat çok zor,dünyanın haline bak diye sızlanırken aslında acı bağımlısı bir kurbansınızdır.
                 Tüm bunları farketmek sizi yaftalamaz korkmayın.Aksine kendinizi gerçekleştirmeniz, birey olmanız ve kişilik gelişiminiz için bulunmaz bir fırsat sunar.
          ABD'li psikolog Abraham Maslow çalışmasında 1943'de bir çalışma ortaya koymuştur ve bu insan psikolojisinin yapı taşı hatta çatısı haline dönüşmüştür.
           Her ihtiyaç düzeyi bir gelişme düzeyidir ki bir basamağı karşılamamış birey diğerine ihtiyaç duymaz/duyamaz;hatta algılayamaz.

          İhtiyaç Teorisi
1- Fizyolojik gereksinimler (nefes almak,karnını doyurmak,uyumak,seks,boşaltım,vs...)
2- Güvenlik gereksinimi (vücut,barınmak,iş,sağlık,mülkiyet güvenliği)
3- Ait olma,sevgi,sevecenlik gereksinimi (aile,arkadaşlıklar,cinsel yakınlık,aşk ve tutku)
4- Saygınlık gereksinimi (özgüven,başarı,özsaygı,başkalarına saygı,diğerinin hakkını gözetebilme)
5- Kendini gerçekleştirme gereksinimi (erdem,yaratıcılık,doğallık,problem çözme,ön yargısız                                                                             olma,görünenin ardındaki gerçeği arayış)
Tamda burada işte asıl güncel tehlike başlar.
          İlk iki basamağı tamamlamış olan birey üçüncü basamağa geldiği yaşlarda, aile yada sosyal ortam (okul,sokak,vs) içinde bir engelleme ile karşılaşır ve bunu dönüştürmenin bir yolunu bulur.Çocukluk tramvalarına bağlı ,yetişkinlik döneminde bağımlı kişilik alt kimliklerinden birini edinmiştir artık . Hele ki bunu toplumsal olarak kabul gören bir yol da bulmuş ise( yeme bagımlılığı şeker bağımlılığı gibi ) kendi bile farkına varmadan yaşayıp gidebilir.Ancak normal hayat içinde yine de bunun farkına varıp , kendini gerçekleştiren insan olma şansı elde edebilir...Bir üst basamağa geçiş için bu alt kimlik problemini çözme yoluna gidebilir.
       Bireyin gelişimi aynı zamanda toplumunda gelişimidir.  Arz talep dengeleri zorlar çünkü toplumları gelişmeye ...
         
                   ANCAK ARTIK ŞANSINIZ YOK !!! Toplumsal olarak gelişmenizin...

          Bunu engelleyen bir virüs çoktan ruh,beden,zihin dengenizi ele geçirmiş durumda;adı internet.
Sanal sosyal ortam "hey ben seni görüyorum,kabul ediyorum,seviyorum" demeye başladığı anda artık bireysel olarak,ruhsal gelişim basamağına takılı kalmış durumdasınız.Tehlike çanları çamaya çoktan başladı.İhtiyaç listeniz artık kabul gördüğünü,beğenildiğini,onaylandığını,alkışlandığını sanan bir sanal ilizyon içindedir.

          Dikkat Farkedin...Siz bir sosyal medya bağımlısısınız.
      
         Bu nedenle artık toplumsal kabul görmeye,okumaya, gelişmeye,aşka,dokunmaya,sarılmaya ihtiyacınız kalmadı sanıyorsunuz.Bilinciniz buna kanıyor ancak ruhunuz acıkmaya çoktan başladı.
         
 PEKİ NE ZARARI VAR?
           Bireysel Zarar: Hemen bu bağımlılık treninden inmazseniz ruhunuz açlığını bedeninizi hasta etmeye başlayarak size duyurmaya çalışacak.
           Toplumsal Zarar: İnsansal ihtiyaçları kalmayan toplum çabucak ötkileşme sürecine girecek.Algısı gözetilen insanlar yanlızlaşacak,bölünecek.Az gelişmişlikten gerileyen ve değerlerini kaybeden bir hale geçmeye başlayacak.

 "Dikkat yönetiliyorsunuz" demiyorum. DİKKAT YOK EDİLİYORSUNUZ! diyorum ...

          İHTİYACIN OLAN TEK ŞEY;
                                     bir dostla içilen kahve,
                                                    bir komşuya ikram edilen lokma,
                                                                     bir aşka dolanmış yürektir.
                      

                                       İNSAN OLMA İHTİYACINIZDAN   VAZGEÇMEYİN !

                                                                                                                21.11.2014 Alsancak
                                                                                                                    Esra Dereobalı

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder